Sadece azınlık mezarlıkları ve mezar taşları kıyıma uğramadı ve bilhassa 1935 den itibaren eski eserlere karşı olan kıyım, talan ve yağma modasından Türk mezarlıkları da nasibini aldı. Önce sahil bandında bulunan Türk mezarlıkları ortadan kaldırıldı ve 1965 lerden sonra başlayan turizm kenti olma sevdası Türk’ün tapu senetleri olan Türk mezarlıklarını ve şaheser mezar taşlarını ortadan kaldırdı. Kuşadası limanının yapılma döneminde mezar taşlarının çoğu dolgu malzemesi olarak kullanıldığı gibi, Gazi beğendi çevresindeki bazı binaların temellerinde ve kanalizasyon çalışmalarında yine dolgu malzemeleri olarak kullanıldı veya kireç ocaklarında eritildi. Kuşadası halkı da kendi ifadelerine göre bilhassa Osmanlı Erkek Mezar taşlarının serpuşlarını-kavuk ve sarıklarını- ya yerinden sökerek denize attılar ya da evlerinde kahve dibeği olarak kullandılar.
1980 lere gelindiğinde Kuşadası’nda sadece Cevraki mezarlığının küçük bir bölümü ile Adalızade mezarlığını tam ortadan bölen yolun olduğu kısım kalmıştı.1989 yılında dönemin belediye başkanı rahmetli Lütfi Suyolcu , Hanım caminin köşesinden Adalızade mezarlığına paralel giden bir yol açmak istedi ve şimdiki mezarlığın tam karşısından bulunan kısımlardaki mezarlar kaldırıldı ve dağınık halde şehrin çeşitli kesimlerindeki mezar taşları toplanarak bugünkü Adalızade mezarlığındaki türbenin etrafına ve mezarlığı enine kesen yolun her iki tarafına-paftalara-gelişi güzel diktirildi ve herhangi bir kayıt ta tutulmadı. İşte sevgili okuyucular 1615 yılında Öküz Mehmet Paşa ile şehirleşmeye başlayan, Osmanlı şehri olma yolunda önemli adımlar atan ve 17-18-19.yy larda önemli bir liman kenti olan Kuşadası’nda sadece bu mezarlık ve içindeki 500 aşkın mezar taşları günümüze ulaşabildi.
Biz Kuşadası Kültürel ve Tarihi Mirası koruma Derneği olarak 2011 yılından beri Adalızade mezarlığında çalışmalar yapıyoruz. Dernek olarak bu mezarlıktaki taşlardan sadece 100 tanesini okuduk ve bir kitap yayınladık. 2014 yılında hazırladığımız ve Kuşadası Belediyesi’ne karşılıksız verdiğimiz, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ile derneğimizin ortaklaşa hazırladığı “ Kuşadası Adalızade Mezarlığı Envanter Projesi “ adlı çalışmamız belediye yazı işleri müdürlüğü kanalı ile belediyemize ulaştı. Akabinde envanteri ve kazıyı yapacak ekibin başkanı olan sayın Prof. Dr. KADİR PEKTAŞ hoca Kuşadası’na geldi ve dernek başkanımız MAHMUT ÖKÇESİZ ile dönemin belediye başkanı sayın ESAT ALTINGÜN ile bu projeyi konuştular ve anlaştılar. Dönemin belediye başkanı ne yazık ki verdiği sözü tutmadı ve proje gerçekleştirilemedi.
Bugünkü Belediye yönetimi ise mevcut mezarlıktan yol geçirmek istedi ve konu Kuşadası kamuoyunda büyük infial uyandırdı. Derneğimiz tarafından Aydın Kültür ve Tabiat varlıkları Bölge Koruma Kuruluna müracaatla mezarlığımızın birinci derecede sit alanı olduğu ve içinden yol geçirilmesine kurul izin verilmemesi istendi. Konu halen bölge kurulunda beklemektedir. Geçtiğimiz yıl Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat tarihi Bölümünden bir doktora öğrencisi derneğimize başvurarak Adalızade mezarlığı Osmanlı dönemi mezar taşları üzerinde doktora yapmak istediğini belirtti. Biz olumlu karşıladık ve belediye başkanlığı derneğimiz denetiminde çalışma yapılmasına izin verdi. Yaklaşık üç ay süren saha çalışmalarından sonra doktora tezi yazımına geçen Abdülhalim VAROL doktorasını bu taşlar üzerinden yapıyor. İnşallah bir sene sonra Adalızade mezarlığı doktora tezi kitabı basılacak.
Bizim dernek olarak Adalızade mezarlığı ile ilgili çok sayıda düşüncelerimiz ve projelerimiz vardır. Bunlardan en önemlisi buradaki defin işlemlerine derhal son verilmesi, ikincisi tam kapsamlı bir kazı yapılarak envanterinin çıkarılması ve harap olan taşların onarılması, üçüncüsü elde edilen bilgilerin bir kitap halinde yayınlanması, dördüncüsü “ Adalızade mezarlığı koruma, restorasyon, aydınlatma, bilgi panoları ve çevre düzenleme projesi ”nin en kısa sürede hayata geçirilmesi ve nihai hedefte bu tarihi mezarlığımızın “ Bir Açık hava mezar müzesi veya kültür parkı “ olarak ziyarete açılması ve geçmişi anlatan bir “ Tarih Okulu “ olarak gelecek kuşaklara devredilmesidir. Adalızade Osmanlı dönemi mezar taşları 500 den fazladır ve kentin 300 yıllık hafızası bu taşlara kazınmış okunmayı beklemektedir. Bu taşlarda Osmanlı ordusunu, yeniçeri ocağı askeri bölüklerini ve taburlarını, günlük hayatın sembollerini, inançlarını, mimariyi, edebiyatımızı, yazı sanatımızı, kentin demografik yapısını, Rumeli ve Kafkas göçlerini, hastalıkları, vs çok değerli tarihi bilgiler yazılıdır. Bu cümleden olarak sadece fikir vermesi açısından , burasının çok değerli bir tarih kütüphanesinden hareketle ve birazda hayalimizi kullanarak bu bilgi panolarını hazırladık. İnşallah bir gün bu mezarlık kültür park olacak.